31 Ekim 2014 Cuma

Yine Gratis İndirimi Yine Eli Boş Dönen Bir Ben




Çok dertliyim.. Gratis indirimini (%40) duydugum andan itibaren fırça setlerinin hayaliyle yatip kalkiyordum.. Bu akşam işi gücü birakip cebimde umutlarimla Gratis'e koştum.  Beni kapida balonlar iceride boş reyonlarla karsiladilar. Bunda sasilacak bir şey yok tabii ki. 2 günlük indirimin son gününde bi de akşam vakti gidersen olacağı bu diyorsunuz, haklisiniz.

Isyanim ona değil ama, hemen açıklıyorum. Indirimden önceki iki gün de Gratis'e gitmiştim. Hangi markanin, hangi ürününü istediysem kalmadi dediler. Tenezzul edip yenilerinin ne zaman geleceğini de soylemediler. Üstüne bi de %40 indirim gelince (sanki ellerinde çok ürün varmış gibi) muhtemelen mal alımından once ellerinde kalan kimsenin almadigi urunleri de satmış oldular. 

Asık suratli saticilari yorgunlugun da etkisiyle iyice gudubet olmustu. Kapidan bi bakip ciktim.
İnsanları enayi yerine koymanin anlami yok.
Bi isi ya tam yapin ya da hic yapmayın diyorum.

İndirim günlerinde ya hicbisey alamadan cikiyorum ya da yarim saat kasa kuyrugunda bekliyorum.

Müşteriye sozde kiyak yapan bu guzel firmalar tarafindan cebren ve hile ile kaziklandigimi düşünüyorum.
Indirim gunlerinde bu his daha da artiyor.

28 Ekim 2014 Salı

Gunlerden Gratis


Yine Gratis ve yine gerekli gereksiz alinan makyaj malzemeleri.. Ama bu sefer hepsi icin iyi ki almisim dedim. Tanitacagim urunlerin hepsi birbirinden guzel ama ozellikle 1 tanesi var ki ba yil dim !

Bahsettigim urun Eklips sunger. Gorur gormez sekline rengine bayildim. Baktim 10 lira hemen kaptım. Harika bir urun. Fondoten uygulamasi icin birebir ve eski sungerlerimi an itibariyle çöpe gonderdi. Yumusacik, tatli mi tatli, keyifle kullanacaginiz bir urun.

Maybelline affinitone kapatici. 
Yillardir kullandigim bir urun. Mucizeler mi yaratiyor? Hayir. Ama gayet ise yarar ve guzel. Fiyati da uygunn. Kullanilabilir.

Cecile Matte Fondoten.
Nedendir bilinmez su cecile fondoten ile yasadigim memnuniyeti ne 50 60 liralik fondotenlerde bulamadim. Gratis'te satilmiyor. Baska bir magazadan aldim. Tampon yontemiyle suruluyor.  Mukemmel kapaticilik sagliyor. Ve surdukten sonra cildinize uyum sagliyor. Tek eksisi olarak kalin bi yapisi olmasini soyleyebilirim. Yanlis uygulamada maske gibi gorunebiliyor. Aslinda No Transfer serisini daha cok seviyorum. Elbiselere bulamiyor, akmiyor kokmuyor. Ama malesef ellerinde kalmamis. Zaten cecile urunleri bulmak benim icin cileye donustu artik. Bi gun zengin olursam depolayacagim sanirim. Yukaridaki resimde sırayla makyajsiz- cecile mat fondoten uygulanmis ve son olarak da birazdan tanitacagim pudra uygulanmis halini goruyorsunuz. Sonuc açık.
Fiyati 35 lira.

Wet n Wild pudra.
Ilk defa kullandigim bir marka. Acikcasi pudrayi biraz ucuza getirmeye calisiyordum. Hem de yeni bi urun denemis olmak istedim. Tasarimi da hosuma gitti aldim ve cok begendim. Yumusacik bi pudra. Yuzumde birikmedi. Saatler gecmesine ragmen makyajim sapasaglam kaldi gun boyunca. Bu fiyata bu kalite beni sasirtti gercekten.
Bonus olarak misss gibi de kokuyor kizlar :)
Fiyati 12 lira.




26 Ekim 2014 Pazar

Maybelline Color Tattoo (On and on Bronze)

Herkese merhabalar:) telefondan blog yazma mücadelesi verdiğim bu güzel İzmir akşamında sizlere yine altin sarisi rengi ile beni kendine miknatis gibi çeken Color Tattoo göz farini tanitmak istiyorum.



Acik soylemek gerekirse gri tonlarinda başka bir rengine aşık olmuştum ama kalmadığı için alamadim. Altin sarisi bitanedir diye kendimi avutmaya çalışıyorum.

Umarim hafta içi o istedigim rengi de alir buradan size onun da nasil göründüğünü gösteririm..

Malesef ki bu far beklentimin çok altında kaldi bunu açıkça söylemeliyim. Kötü mü? Kesinlikle hayir. Ama o kadar ovduler ki sanirim beklentim cok yukseldi.

Benim sevdigim bi renk, kahverengi gözler icin oldugu kadar renkli gozler icin de ideal. Yapısı guzel. Henuz disarda kullanma fırsatım olmadigi icin kalıcılığı hakkinda yorum yapamiyorum.

Belki bu kotu yorumlarimin altinda yatan sebep istedigim renge sahip olamamamdir:( Ama dedigim gibi herhangi klasik altin sarisi piriltili farla da ayni gorunume ulasabilirsiniz.

Acikcasi (en azindan bu rengin) ekşını nedir ben bilemedim...




24 Ekim 2014 Cuma

Favori Ojelerim

Herkese selamlar :)) 
İzmir'e doğru yol aldığım bu günde sizinle en sevdiğim 4 ojemi paylaşmak istedim. Son zamanlarda favorim olan ''simli mat'' ojelerden de kattım araya ki henüz haberi olmayanlar duysunn bu güzellikleri kaçırmasınlar. 


1 numara Golden Rose-Color Expert 28 numara
Beni en çok sevindiren fırçasının yayvan olmasıydı. Yuvarlak fırçalardan yavaş yavaş vazgeçiyor firmalar. Bu yeni fırçalar hem daha kullanışlı hem de ojeyi uygularken büyük kolaylık sağlıyor. Bir ara ''doğru oje en fazla 3 hamlede sürülen ojedir'' gibi bi laf duymuştum. Konuyla ne alakası varsa, birden aklıma geldi... 




2 numara favori simli mat ojelerimden ilki ve en çok kullandığım olan 
Flormar-Satin Matte 14
Ben bu renge bayılıyorum, özellikle siyah giydiğimde ya da gri kazaklarımla mükemmel uyum sağlıyor. Arkadaşlarım defalarca markasını sormuştur. 




3 numara yine 
Flormar'dan Satin Matte-06
Simli mat ojeyle tanışma vesilemdir. Altın sarısını bana göz kırparken gördüğümde bir aslan burcu olarak hipnotize olduğumdan olsa gerek, ''bu ne ola ki'' demeden alıp çıkmışım.
İyi ki de almışım
Bitsin bidaha alırım, yine olsun yine alırdım, kendisiyle aşk yaşıyorum..




Son olarak vazgeçemediğim ojelerimden biri daha 
Flormar-413
Her koşulda, her yerde, her kıyafette, günün her saatinde kullanabileceğiniz, çıkarmayı unuttuğunuzda, ojenizi giyinip çıktıktan sonra farkettiğinizde ''bu oje bu kıyafete oldu mu şimdi'' demeyeceğiniz, benim gibi dalgın-unutkan insanlar için birebir olan bu oje kararsız günleriniz için iyi bir kurtarıcı olabilir. Yalnız cümleye bir girdim sonu gelmedi. Bir cümlede 6 virgül olur mu yahu?




Sonuç olarak benim söyleyeceklerim şimdilik bu kadar. Sorularınız varsa sorabilir, anında yanıt almanın keyfini benimle yaşayabilirsiniz :)). Tamam, anında olmasa da en geç 24 saat içinde...
Hepinize iyi, mutlu, güzel, bakımlı, bol bol yiyip kilo almadığınız günler diliyorum.


Evrim Rutinim (Öncesi-Sonrası)


Video paylaşım sitelerinde ya da bazı bloglarda bu tarz paylaşımları ''makyaj rutinim'' olarak görebilirsiniz. Ben daha cesur bir giriş yaparak biraz da ''kimse dalga geçmeden ben kendimle dalga geçeyim'' mottosuna inanmış bir insan olduğumdan bunu bir değişim değil EVRİM olarak nitelendiriyorum. Solda gördüğünüz fotoğraf bu blogu yazmaya dün karar verdiğimden bu sabah uyanır uyanmaz yatağımda çekildi. Geç uyuyup erken kalkmamdan ve önceki gece saçımı boyamamdan ötürü yüzüm gözüm daha bir şişmiş durumda. Pek güzel göründüğüm söylenemez, evet. Ama moral bozmak yok, biraz kozmetik, biraz özgüven, biraz da kahve, biraz da kaş  ile bizden güzeli yok bayanlar.


Bu bir günlük makyaj yazısıdır. Daha abartılı (hatta bazen deliliğe varan) hallerim yok mu? Var. Onlar da başka zaman... Okula giderken her gün yaptıklarımı (bir bakıma yapmak zorunda kaldıklarımı) anlatacağım.

Öncelikle güzel bir makyaj için, temiz ve güzel bir cilde ihtiyacınız var. Zemin kötü ise makyajınız da kötü duracaktır. İşe önce cildimizi temizlemek ve nemlendirmekle başlayalım.
Benim cildim kuru ve pul pul oluyor, bu yüzden 2-3 günde bir peeling yapıyorum.

Fondoten olarak Loreal Paris'den True Match kullandım.





Pudramı ve allığımı en son sürüyorum ki, eyelineer savaşı verirken parmaklarımı koyduğum yerleri bir nebze kapatabileyim. Malesef gözümü çekip çekiştirmeden eyelineer süremiyorum.
Sürebilenlere hayranlık duyuyorum.



Fondoteni uyguladıktan sonra ilk işim kaşlarımı çizmek. Daha sonra bu kaş çizme mevzusuna özel bir yazı yazmayı düşünüyorum. Kızlaaar, yapmayın. Kontrolsüz çizilen kaş kaş değildir. Artık başka bir şeydir o, etrafta İdo Tatlıses gibi dolaşmamak için lütfen kaşlarımızı kontrollü çizelim !

Kaşlarımı çizmek için kullandığım ürün ise:



Makeup Factory Mat Eye Shadow (3g)
ve kesik uçlu bir fırça.

Sıra geldi en stresli bölüme, eyelineer. Artık benim için sıkıntı olmaktan çıktı ama çoğumuz hala bu konuda dert sahibiyiz. Gözlerinizi daha çekik göstermeye çalışırken daha düşük gösterebilirsiniz.
Bu yüzden eyelineer çekerken mutlaka gözünüzün bittiği noktaya kadar uzatın, yukarı doğru bir çizgi çekin ve bitiş noktasını bu şekilde belirleyin. Gerekirse bunun icin de ayrı bir yazı yazılabilir.

Eyelineer tercihim: Maybelline Colossal Kajal

Vee ardından en sevdiğim bölümmm, dudaklar.
Dudak kalemi olmadan ruja hayır! Ne renk ruj sürerseniz sürün mutlaka dudak kalemi kullanmanızı öneririm. Ben rujumla aynı renkte bir kalem kullanmayı tercih ettim.
Rujun rengi :Soft Rose (551)



En son pudramı ve allığımı da uygulayıp makyajımı bitiriyorum.


Vee mutlu son..
Güne hazırım. Henüz kahvemi içmediğim için çok asık suratlı çıkmışım..
Daha net görebilmeniz için arka kameradan fotoğraf çekmenin tedirginliği de eklenince suratımda Nur Yerlitaş ifadesi belirmiş :(


Hepimiz çok güzeliz ama birileri daha iyi makyaj yapıyor :)
Sevgiler...

23 Ekim 2014 Perşembe

Ombre Maceram- Loreal



Son zamanlarda ombre çok moda. Bir çoğumuz başarısız ombre denemelerini sokakta, okulda, markette, işte, orda, burda, heryerde gördüğümüz için S-I-K-I-L-D-I-K.

Ama benim gibi saç rengi değiştirmekle kafayı bozmuş bir insan bu işe de el atmasaydı olmazdı.
(Bi ara yanlışlıkla sarışın olmuşluğum bile var ama o konuya şimdi girmek istemiyorum:( )

Konumuza gelelim. Loreal'in ombre boyaları.
Öncelikle bu saç boyası işlerinde acemi olanlar için belirtmeliyim ki en açık rengini alırsanız saçınız kesinlikle ama kesinlike AMA KESİNLİKLE daha çok açılmaz !
Saçınıza en yakın rengi seçmelisiniz.
Örneğin saçınız koyu kahverengiyse ''sarı-açık sarı'' aralığı için olan ombre boyasını almamalısınız.

Saçımız için en uygun boyayı seçtiysek sıra boyama aşamasına geliyor.
Kutumuzun icinden çıkan malumunuz üzre birbiriyle karıştırılıp saça sürülecek kimyasallar bir yana ben daha çok ombre taragını nasıl kullanmanız gerektiği üzerinde durmak istiyorum.

Kutudan bir ombre tarağı çıkıyor. Çok lazım mı derseniz bence hayır..
Çünkü pek bir aksiyonu olduğunu ve tek başına keskin bir renk geçişi olmasını engellediğini söyleyemem.
Bu tarağı en verimli şekilde kullanmak istiyorsanız boyanızı üzerine sıktıktan sonra ''DİK'' tutarak saçlarınızı taramalısınız.
Saçlarınız kısaysa gaza gelip oraya da süreyim, buraya da süreyim demeyin.
Gerektiği mesafede, gerektiği kadar boya kullanın ve tarağı sakince lavaboya bırakın !

Yok ben böyle de gezerim diyorsanız zevkler tartışılmaz tabii ki..

Şimdi ben siyah boyalı saçlarıma nasıl ombre yaptığımı ve en başta gördüğünüz görüntüye nasıl ulaştığımı ve çöpe attığım boya paralarını anlatacağım müsadenizle.

Öncelikle daha önce size bahsettiğim hatayı yaparak ilk başta en açık ombre boyasını aldım ve saç uçlarımda belli belirsiz bir açılma oldu. Moralimi bozmadım tabii ki, en azından siyah boya biraz kırılmıştı. Biraz hevesten, biraz da saçlarıma güvenerek (zira benden çektiklerine rağmen hiç bir zaman beni yarı yolda bırakmadılar) hemen ardından 02 numaralı ombre boyasıyla daha önce açtığım kısmların üzerinden tekrar geçtim, saçımın rengi taş çatlasın 1 ton daha açıldı. 
Peki ben durur muyum? Durmadım tabii ki
2 hafta sonra gittim başka bir ombre boyası daaha aldım, direnmenin anlamı yoktu, sarışın olmadığımı kabullendim ve kahverengi saçlar için olan 1 numaralı boyayı aldım ve uyguladım.

Evreka !! 

Siyah saçlarım tam da istediğim gibi açıldı, ben bile inanamadım. 
Kızıl-bakır olmasının sebebi de daha kısa zaman önce saçımı kızıla, daha sonra da siyaha boyamamdır.

Siz de ombre deneyimlerinizi benimle paylaşın 
Sorularınız varsa sorabilirsiniz.

Sevgiler :)

Pastel Pro Fashion Matte Lipstick



Hayatımın mat rujunu o kadar çok aradım ki.. Mat ruj diye alırsınız parlar, mat durur ama dudağınızı kurutur, topak topak olur, dudaklarınızı kırış buruş gösterir, hayalleriniz yıkılır. 
Sonunda Pastel Pro Fashion Matte serisini keşfettim ve beni tüm bu sorunlardan kurtardı !!
Bu yazımda size bu serinin :

  • Soft Rose (551)
  • Pure Love (557) 
  • Chocolate (553) 
  • Garnet Red (556) 
olmak üzere 4 farklı rengini tanıtmak üzere bulunuyorum :)

İzmir'de ve okul için bulunduğum Denizli'de Pastel ürünlerini bulmakta malesef zorluk çekiorum.
Olsa da ya tüm ürünleri bulamıyorum ya da son çıkan ürünler üzerinden aylar geçmesine rağmen gelmemiş oluyor..
Bu sebeple internetten (kozmetikcim.com) sipariş ettim.
İlk önce deneme amaçlı bir koyu bir de açık renk istedim.
Tam bir bordo ruj delisi olarak ilk tercihim tabii ki Garnet Red oldu.




Garnet Red için söyleyebileceğim tek şey ''mükemmel'' olduğu.
Gerçekten mat duruyor, kadife gibi, yumuşak ve dudaklarınızda kuruluk yapmıyor.






Soft Rose gördüğünüz gibi açık pembe tonlarında bir ruj.
Biraz daha koyu ve hafif neon bir renk isterseniz bir alttaki resimde göreceğiniz ''Pure Love'' rengini tavsiye ediyorum.




Pure Love'da son derece başarılı ancak benim ten rengime pek uymadı.
Pembe rujlarla aram pek iyi değildir zaten.






Son olarak ikinci favorim ''Chocolate''.
Her ne kadar adı chocolate olsa da daha çok şeftali tonlarına kayan bir renk.
Göz makyajını abarttığınız, dudaklarınız için soft bir ruj aradığınız günler için ideal.
Güzel bir bronz ya da şeftali tonlarında bir allıkla göz alıcı olacaksınız.

Peki kalıcı mı?
''Sen de ne övdün be kardeşim'' diyor olabilirsiniz.
Ama bu rujlar kalıcılık konusunda da size beklediğinizden fazlasını verecek.
Okulda sürekli çay kahve içen hatta malesef dudak yeme gibi bir huyu olan ben bile aynaya baktığımda rujumun hala yerli yerinde olduğunu görüyorum.

Kısacası Pastel Pro Fashion Matte Lipstick serisini şiddetle tavsiye ediyorum.


22 Ekim 2014 Çarşamba

Solotica Natural Colors-Quartzo lens


Merhaba lens severler :) Bugün size sürekli kullandığım ve çok sevdiğim Solotica lenslerimi tanıtmak için yazıyorum efenimm. Öncelikle lensleri almadan önce internette çok fazla araştırdığımı söylemeliyim, çünkü pek ucuz olduklarını söyleyemeyeceğim, en azından benim gibi bir öğrenci için.
110 liraya internetten sipariş edebilirsiniz.
Lensleri sipariş ettikten sonra pişman olmuştum, verdiğim paraya acımıştım.
Taa ki lensleri gözümde görene kadar.
Son derece doğal, burun buruna gelmeden kolay kolay lens olduğu anlaşılmayan, dikkat çekici ve güzel bir görünüm için Solotica'yı tek geçiyorum.
Üstteki fotoğrafta gördüğünüz gibi lensin odağı çok iyi ayarlanmış. Retrica'dan dolayı bu kadar doğal durduğunu düşünebilirsiniz, bir alttaki fotoğrafta photoshopsuz halini görebilirsiniz.


Yanımda erkek arkadaşımın gözlerini görüyorsunuz
Kendisi doğuştan kedi gözlü olmakla beraber 3 senedir göz rengi ile sinirimi bozmaktadır :)
Solotica ile aramızdaki farkı kapattığımı düşünüyorum..
:)





19 Ekim 2014 Pazar

Saçlarda Nescafe Mucizesi !



Nescafe deyip geçmeyin, mutlaka denemeniz gereken bu etkili ve basit yöntem saçlarınıza sadece bir saat içinde inanılmaz bir parlaklık ve yumuşaklık verecek. Bunu keşfettiğim günden beri saçıma başka hiçbir maske, krem, kür uygulamıyorum. En güzel yanı da sonucu hemen görmeniz. Öyle haftalarca kullanmak, sabretmek, sonunda da belli belirsiz değişimlerle yetinmek yok kızlar :)

Tek yapmanız gereken 2 yemek kaşığı nescafe'yi 1 litre sıcak suda eritmek. Ardından suyun ılımasını bekleyin ve banyo yaparken olduğu gibi bütün saçınızı bu kahveli su ile ıslatın. Saçlarınızı tepede toplayın ve etrafa bulaşmaması için eski bir havlu ya da poşetle başınızı sarın. 45 dakika yada isteğe göre daha fazla da bekletebilirsiniz. Saçınıza hiçbir zararı olmaz. Ben bir saat bekletiyorum.

Ardından saçlarınızı güzelce durulayın. Her ne kadar saçınızda kahve kokusu kalsa da (ki bu benim için asla rahatsız edici bir koku değildir aksine hoşuma gidiyor) saçlarınızı 2 defadan fazla şampuanlamanızı önermiyorum. Aksi taktirde bütün bu uğraşlarınız boşa gidebilir.

Saçlarınız kuruduğunda ve özellikle şekil verdiğinizde parlaklığı kendi gözlerinizle göreceksiniz.

Ancak burada uyarmam gereken bir nokta var.. Geçici olarak saç renginizi koyulaştırıyor.

Ama parlak ve yumuşak saçlar herşeye değer :)

Lütfen deneyenler yorumlarını benimle de paylaşsın.. Hepinize güzel, çekici, seksi, sağlıklı ve bakımlı günler dilerim.. Öpücükler :)